Ana içeriğe atla

Kendine Gel!

 Merhaba,

Aslında bu yazıyı yazmadan önce bir sayfa daha yazdım ama biliyorum ki kendimle çelişkiye gireceğim. O yüzden tam olarak kendimden emin olamadığımdan o yazıyı paylaşmayı şu an için durdurdum. Evet, bir insan kendinden emin olmayabilir. Ne yaptığından habersiz ne düşündüğünden karar kalabilir. Bu normal bir şey değil midir ? Mesela yazımı 1 aydır düşünüyorum. Paylaşıp paylaşmama arasında kaldım ama bundan anlamamız gereken şey düşünüp karar vermemizdir. 

Kendi hayatımdan çok feragat ettim ki beni tanıyan birçok insan bunların neler olduğunu iyi bilen tek tük kişilerdir. Bazen kendimizden nefret edip Bazen ise kendimizi mükemmel bulduğumuz anlar gelir bu da emin olamamaktır. En azından ben öyle düşünüyorum. İnsanlar Bazen kendini tanıtır mısın diyorlar. Ben kendimi tanımıyorum ki tanıtma çabasında göstereyim. Net olarak sorsanız bana ,ne istiyorsun, diye.. Emin olun hiçbir şey bilmiyorum. En azından bugün onu isteyip yarın istemeyeceğim bilmiyorum ki.. kendime gelmem için defalarca şans tanıdım lakin kendimi bulmam çok zaman alıyor, sizinde alıyor mu ? Yoksa sadece ben mi yaşıyorum? 

İnsan hep mi düşünür? Tamam, düşünür. Ne düşünür peki ? Neyi düşünür? Kararsızlık seviyesini mi ? Mesela neyi düşünüyorsunuz ? Kaç kez Oturup saatlerce düşünmeye daldığımı hatırlamıyorum bile.. zaman geçiyor sadece ama ben olduğum yerde kalıyorum. Tamam diyorum bazen olduğum yerden baslamayacagim lakin başaramıyorum. Siz başarabiliyor musunuz veyahut nasıl basarabiliyorsunuz ? Bana biraz anlatabilir misiniz? Neyi veyahut nasıl olabiliyor ?

Evet, yaşadığım her şey için kendimi suçladım. Çünkü istemeseydim bunların hiçbiri yaşanmayacaktı ama bazen ses çıkaramıyorsunuz. Bunu anlıyorum ve yaşıyorum. Nereye kadar böyle devam edecek bunu inanın bilmiyorum. Bazen çok küçük bazen ise büyük hissediyorum. Bunun nedeni nedir ? Duyduklarım mi hissettiklerim mi ? 

Bir şeye tam karar vermişken neden tam tersi cümleler duymak zorundayim. İnanın insanları anlamak kadar zor bir şey yok. Hep dediğim şeyi tekrar ve tekrar dile getirmek istiyorum. Benimle konuşurken ne istediğinizi lutfen açık bir şekilde dile getirin yoksa ben onu aylarca, yıllarca düşünürüm yine bir sonuca varamam. 

Benim kendimi bulmam için tek yol yaşayıp görmek ise bunu ister bunu yaşarım. Hür doğmadım lakin hür ölmek istiyorum. Bunun da yapilmasi gerekiyor ise bunu da yapmak zorundayım. 

Ben her şeyden önce kendimi bulmak istiyorum.. insanların ne düşündükleri umurumda olmasını istemiyorum. Kimse de istememeli.. 

Bu hayata hiçbir şey icin minnettar değilim. Zinhar da olmayacağım. 


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Arkadaş

 Bazı insanlar hayatımıza öyle bir anda girer ki, ne olduğunu anlamadan bir parçamız olurlar. Hiç planlamazsınız, düşünmezsiniz, ama o tanışma anı sizi bir ömür bağlar. Belki de hayatın en güzel yanı budur: En kıymetlileriniz, hiç beklemediğiniz anda gelir. Benim için de öyle oldu. Bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar az, ama bir o kadar derin bağlarla bağlı olduğum insanlar var. Nerede, nasıl tanıştığımızı çoğu zaman hatırlamıyorum bile. Ama onların varlığı her şeyi farklı kılıyor. Bazen kavgalarımız olur, birbirimize kızarız. Hatta darılır, uzun süre konuşmayız. Ama bilirim ki, en zor anımda yanımda olacaklar. Çünkü bizim aramızdaki bağ öyle kolay kolay kopmaz. Biz sadece arkadaş değiliz, bir nevi birbirimizin aynasıyız. Hani derler ya, “Yan yana olmasak bile halimizi biliriz” diye, işte bu tam da bizi anlatıyor. Hepimizin duyguları ortak. Biri üzülse, hepimiz üzülürüz. Birimiz öfkelense, birlikte öfkeleniriz. Ama günün sonunda her şey geçer, yine aynı noktada buluşuruz. Arkada...

Kim Bilir?

 Hayatı çok ciddiye aldıkça, daha çok üzülüyorsun. Daha çok kırılıyorsun, daha çok yoruluyorsun. Belki de her şeyi bu kadar önemsememek gerekiyor. Belki de bazen hiçbir şey yapmamak, her şeyi yapmaktan daha iyidir. Ben bunu geç fark ettim. Ama biri vardı, bana bu duyguları anlatan. Değerliydi. Onunla birlikte anladım bazı şeyleri. Mesela, insan kendi olamadığında yoruluyor en çok. Kendi gibi yaşamadığında, başkası olmaya çalıştığında eksiliyor. Ve bunu fark etmiyorsun bile. O yüzden en büyük mesele, kendin olmak aslında. Ne istediğini senden başka kim bilebilir? Anlatsan bile, kimse tam olarak anlayamaz seni. Sadece kendi gözlüklerinden bakarlar. Tavsiye verirler, konuşurlar, yön gösterirler. Ama karar senindir. O yüzden biri bir şey söyledi diye onu yapmak zorunda değilsin. Kendini duy. Ne hissediyorsun? Ne istiyorsun? Cevap orada. İnsanlar çok konuşur. Bazen bilmediği şeyler hakkında da… Ama sen neye inanıyorsan, onu yap. Ne istiyorsan, onun peşinden git. Çünkü bu senin hayatın. ...

Preanalitik NOTLARI

  EFLM WG-PRE ( 2013) verilerine göre, 28 Avrupa ülkesinden 7'sinin venöz kan alma işlemi için ulusal protokolleri -rehber, kılavuz- bulunmaktadır. Preanalitik  evre; analiz öncesi aşama olup hastaya uygun testin istenmesi, örneğin alınması, transportu ve analiz için hazırlanmasını içeren süreçtir. Preanalitik evre neden önemlidir? Büyük ölçüde manuel, Görev alan kişiler ve kullanılan    malzeme açısından çok değişkenlik İiçermesi, Kompleks Sıklıkla laboratuvarın kontrolü dışında olmasıdır. Neden olduğu diagnostik hatalar nedeni ile önemlidir Örnek seçiminden, örnek alınmasına-saklanmasına, laboratuvara kabul sonrası analize ve sonunda doğru güvenilir sonuca varabilmek için Preanalitik evrenin tüm aşamalarının iyi yönetilmesi gerekmektedir. Diagnostik hata nın   önlenebilir olması bakımından önemlidir. Aksi halde sonuçlar ağır olabilir. ·          Gecikmeli tanı , tanının daha önce yapılması gereken ...