Ne çok şey yazıcaktım. Her defasında girdim taslak bırakıp çıktım. Yayınlamak istedim ama beceremedim.
Geçenlerde yani aslında tam tarihi biliyorum 1 Ocak 2022 nasıl unutabilirim ki.. Hayatımı, geçmişimi, dostumu yaktım. Her şeyimi ona yazardım hatta geleceğimi dair planlar kurarken onunla yaşardım.Bir hevesle 3 yıl önce kendime söz verdim dedim ki "bundan sonra yazmayacağım". Demiş olmam tamamen yazdıklarımı tersine çevirdi. Mutlu olduğumda anılarımı yazdım sonra dakikalar içersinde hüzüne boğulurdum. Mutsuzluğumu yazardım mutlu olurdum diyemem 10 kat daha mutsuz olurdum ama sanki ona yazdığımda içimde küçücük bir çocuk sevinirdi. "Oh be, yine yazdım." Her yazdığımda imzamı atar, o gün benim günümdü ve bana ait olduğunu anlardı. Hayatıma nasıl sessiz sedasız girdiyse öyle çıktı. Şu an o yok ama benim içimde hala ukte var. Ben onu çocuklarıma dahi gösteririm diye 10 yıla yakın sakladım. Ama kötü çocuğu dinlemek zorunda kaldım..
Günler geçti.. hem de çok geçti ve hala kendi yerimde sayıyor gibiyim. Normal, sıradan ve rutin bir hayata girmiş gibiyim. Beni tanıyanlar için "Ela cidden buna dayanabiliyor musun?" dediğinizi duyuyorum. Tabiki de dayanamıyorum ama hayatı böyle kabul etmeyi deniyorum , deniyoruz :) Aslında bir yandan alışmaya çalışınca bir yandan kendi hayatından başka bir evrendeki Elanur'un yerine geçmiş gibi hissediyorsun. Aslında "Değişen tek şey değişimin kendisidir", derler. Kesinlikle.
Herkes bir anda değişir. İyi, kötü olur. Kötü, iyi olur. Tanıyamazsın insanı, insanları.. aslında sadece tanınması gereken sensindir. İnsanları tanımayı bırakıp, kendini tanıt. "Ben" kavramını kullan ama yerinde kullan. Biri hastayken biri senden daha zor durumdayken, yapma be. Kötü oluyor. Her neyse..
Günler o kadar hızlı geçip gidiyor ki hala farkında değilim.. "1 ay olmuş bana 1 yıl gibi geldi. "
Size iyi geceler dilerim beni anlamaya çalışmayın. :)
İyi okumalar..
.
.
.
.
..
.
..
.
.
..
.
Yorumlar
Yorum Gönder